ÇOK YAKIN GÜZEL GÜNLER

Bu yazımda geçen yazımın devamı sadedinde bir yazı yazmam gerekiyordu, fakat Ülkemizin ve artık Dünya’nın da gündemi o kadar hızlı değişiyor ki maalesef bu gündeme yetişmek adına günlük yazmanız gerekir ki o da şahsımın gündem yoğunluğuyla maalesef mümkün değil.

Son yazımızla ilintili olarak söylenecek çok söz olsa da size Bilge Kral Aliya İzzet Begoviç’in bir sözünü hatırlatmanın kâfi olacağını düşünüyorum, “Savaş ölünce değil, düşmana benzeyince kaybedilir” diyen Aliya’yı saygı, hürmet ve rahmetle anıyorum.

Hayatımızı, dinimizi, ilmimizi ve medeniyetimizi muhafaza etmenin şifresi niteliğindeki bu cümleyi geçen haftanın devamı bir yazı olarak kabul buyurmanızı istirham ediyorum.

7 Ekim’den bu yana Gazze’de yaşananlar tüm Dünya’yı derinden etkilemeye devam ediyor, akıl ve vicdan sahibi insanlar dini, dili, ırkı ne olursa olsun bu soykırıma yeryüzünün her bir köşesinden tepki gösterdiler, göstermeye devam ediyorlar.

Bununla birlikte Gazzeli Müslümanların maruz kaldıkları bu vahşet karşısında gösterdikleri mümince tavır, yine meseleyi aklı ve vicdanıyla takip eden herkesi kendilerine hayran bırakıyor. İnsanlar Müslümanların bu yaşanan vahşet ve olağanüstü acıların üstesinden gelmek için güç aldıkları Kuran’ı merak ediyorlar ve ayetleri incelemeye başlıyorlar, birçoğu Müslüman oluyor, olmasa da İslam’ın Batı tarafından yıllarca maruz kaldığı terör dini yaftasını zihinlerinden silip atıyorlar.

Batı dünyası ilimde, teknolojide öncü olduğu gibi, ahlaksızlıkta, vahşilikte de öncü rolünü tarih boyunca oynamaya devam ediyor, gençleri uyuşturucu ve alkol bataklığına batmış, sokakları hırsızlık ve şiddet olaylarıyla güvensiz hale gelmiş, elindeki para ve imkânlarla huzuru bulamayan insanların medeniyeti artık iyice çatırdamaya başlamıştır.

Ürettikleri her teknoloji özellikle varlıklı insanlara hitap eden, hayatı kolaylaştırmak bahanesiyle zevki safaya, nefse hoş gelen yenilikler sunan bu medeniyet ne yapsa huzur bulamaz haldedir. Silah teknolojisinde bizler Vatan müdafaasını düşünürken Batı zihniyeti daha az maliyetle nasıl çok daha fazla insan öldürebilirim derdindedir, bugün ABD ve Batı Ülkeleri adeta arkasına bakmadan yürüyemeyen insan hüviyetindedir, işledikleri katliamların kendilerinden gün gelip hesabı sorulacağı kaygısı ve korkusuyla daha da vahşileşmektedirler.

Emperyalist ve katil Devletlerin girdikleri bu çıkmazı kendi Milletleri dahi görmeye başlamış ve her geçen gün onca baskılamaya rağmen kendi ülke iktidarlarını eleştiren yayımları arttırmışlardır.

Batı Medeniyetinin girdiği bu süslü ve epey eğlenceli gözüken çıkmaz sokağa doğru hızla koşma gayretinde olan Müslüman ülkeler tehlikenin maalesef farkında değiller!

İnsan için, insanca, onurlu ve izzetli bir yaşam sürebilmenin, bir suçluluk psikolojisi içerisinde olmadan her zaman alan el değil ekonomisi elvermediği ölçüde dahi veren el konumunda olmanın hazzını ıskalayan Müslümanlar.

Bu manada kısa zaman önce sosyal medyada çokça popüler olan bir videodaki kadının “İslam ait olduğu, doğduğu topraklardan havaya yükselmiş durumda, İslam mevcut insan bakiyesinden memnun değil, kendisine yeni bir insan bakiyesi devşiriyor korkarım!” cümlelerini kabullenen Müslümanlar.

Batı İslam’a doğru hızla koşarken, İslam’dan uzaklaşan Müslümanların varlığını görmekle beraber bu tezi kabul etmemiz mümkün değildir, yüzyıllardır Dünya barışının ve adaletinin yegane temsilcisi ve tesis edeni olan bu Millet İman nimetinden mahrum kalmayacak, bu kutsal mirası ve geleceğe yön verecek olan bu pusulayı elinin tersiyle itmeyecektir.

Olumsuz onca örneklerine rağmen benim Türk Milletine olan inancım tamdır, adalet terazisi bozulmuş, vicdan ve merhamet pencereleri tarumar olmuş insanlığı huzur ve barış limanına yanaştıracak yegâne kaptan yine biz olacağız biiznillah. Kaptanı biz olmasak ta bu gemide olmayı şeref bilmekle beraber bu kutsal vazifeyi üstlenmenin gururunu ve nimetini tarih boyu olduğu gibi yaşamak için canla başla çalışacağız.

Yaptığımız her işi bu hedefle yapacağız, Dünya’ya önce hanelere, sonra sokaklara, şehirlere ve ülkelere huzur ve adalet getirmeye başlayarak yön vereceğiz, buna olan inancımdan zerre kadar sapmam ve tereddüttüm yok hamdolsun.

Şairin dediği gibi “Çok yakın güzel günler, bir kez daha ufka bak, hep semaya açtığın ellerin şahit olsun.

Bize kalemle yazmayı öğreten Rabbimize şükürler olsun.

Post Created 88

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Benzer yazılar

Begin typing your search above and press enter to search. Press ESC to cancel.

Üste dön